NEDEN AŞI KARŞITI OLDUM?
2007 yılında bir araştırma yaparken Dr. Buchwald’in bir makalesini okuyan şahıs, aşı karşıtı olmasına nedenini şöyle anlatıyor:
AİDS’in nedeni HIV değildir – HIV testinin saçmalığı – Aşı argümanlarının çürütülmesi – Gribe karşı aşı yaptırmanın neden saçma olduğu – Bir BSE (deli dana) patojeni yoktur – Hepatit C virüsü yoktur – SARS virüsü yoktur – Kuş gribi Virüsü yoktur – Kuş gribi hakkında yenilikler – Dr. Lanka ile söyleşi – virüsler nasıl ‘’kanıtlanıyor’’ – ve daha birkaç başlık.
Bu yazıları okuduktan sonra daha fazlasını bilmek istedim, aşı ve aşı hasarını konu alan bilgileri araştırmaya başladım.
Bulduklarım beni çok korkuttu. Bir çok sayfada bulduğum bu bilgilerin mümkün olabileceğini asla düşünemezdim. Uzun günler boyunca bir çok rapor okudum (maalesef yeterli vaktim vardı).
Bir çok raporda Dr. Buchwald’in ‘’aşı – korkuyla yapılan ticaret’’ kitabında açıkladığı araştırma sonuçlarına dikkat çekiliyordu.
Bu kitabı okumam gerektiğini anlamıştım ve Aşı/aşı hasarı üzerine okuduğum ilk kitaptı.
Dr. Buchwald’in sunduğu gerekçeler o kadar açıktı ki, mantıklı düşünen her insan aşıların korumadığını ve hatta tehlikeli olduğunu anlayabilirdi.
Bu fikri savunan diğer kitapların yazarlarını da okudum, örneğin: Delarue, Tinus Smits, Köhnlein, Widmer/Lanka/Brix, Lanke/Krafeld (yalnızca bunlardan en önemlileridir).
Ayrıca ‘’H5N1’’ filmi de beni çok düşündürdü.
Birkaç hafta boyunca bütün literatürü inceledikten sonra, kızımla ilgili bir yaşanmışlık aklıma geldi.
2005 – 2006 yıllarında kızım sürekli ateş atakları ve baş ağrıları geçiriyordu. Ateşi 40’ın üzerine çıkıyor ve baş ağrısı o kadar şiddetli oluyordu ki tamamiyle karanlık bir odaya çekiliyordu.
Bu ataklar her defasında bir veya iki gün sürüyordu.
Bu bir aşı hasarı mıydı?
Aşı defterini elime aldım ve onun aşı durumuna baktım. Hemen ilgimi çeken 2005 Temmuz ayında yapılan FSME aşısı oldu (bahar yaz ensefalit aşısı) .
İyi ama zaman açısından alakasını nasıl kanıtlayacaktım?
Aklıma okula gitmediği günlerin sınıf defterinde kayıtlı olduğu geldi. Sınıf öğretmeni ile konuştum, ona konuyu anlattım, konuyla çok ilgilendi ve bana kızımın 2005/2006 öğrenim yılında okulda olmadığı günleri yazıp verdi.
Sonuçta ne çıktı bilin bakalım?
Okulda yok yazıldığı İLK gün 2005 yılında, FSME aşısından sadece birkaç gün sonra olmuş.
Onun arkasından neredeyse bir yıl boyunca 3- 4 hafta gibi düzenli aralıklarla, sürekli olarak 1-2 gün okula gitmemiş.
Artık ateş atakları kayboldu fakat hala arada bir şiddetli baş ağrılarından şikayet ediyor.
Benim için bugün hala kesindir ki: bu bir aşı hasarı!
Tesadüf?
2007 yılında bana bir Reha-kür’ü verildi. 3 ay sonra haber geldi, Kasım’da Bad Steben kür kliniğine gidecektim. Aklıma Dr. Buchwald’in orada oturduğu ve klinikte baş hekim olduğu geldi.
Tesadüf üstüne tesadüf.
İmzalatmak için yanıma Dr. Buchwald’in kitabını almıştım, kendisi buna çok sevindi.
Kür boyunca onu ve daha önce aynı hastanede doktor olan eşini birkaç kez daha ziyaret ettim. O esnada Dr. Buchwald’i ziyarete gelmiş olan, Tübingen’de medikal hasarlar incelemesi yapan Dr. Bernhard Gise ile de tanıştım.
Tesadüf üstüne tesadüf.
Bunlar hiç unutamayacağım güzel karşılaşmalardı.
Dr. Buchwald 2009 yılında vefaat edinceye kadar sık sık telefonla görüştük.
Bir konu hakkında bu kadar çok tesadüf olması imkansızdır.
Benim için kesindir: hepsi önceden belirlenmişti. Böyle olması gerekiyordu, bu benim için doğru yolda olduğuma dair bir sinyaldi.
Bu arada: Dr. Buchwald 2008 şubat ayında 88. Yaş gününü kutladı, o benim gibi bir Kova burcuydu.
Tesadüf?
