top of page

AŞI ARGÜMANLARININ ÇÜRÜTÜLMESİ


ARGÜMAN: Aşılar hastalıkların kökünü kurutmuştur.


Tarihsel açıdan Aşılar günümüz okul tıbbının en büyük yanılgıları arasındadır. Dünya çapında bir çok literatür ve sayısız araştırma bu iddiamızın şüphe götürmez kanıtlarını barındırmaktadır. 200 yıldır aşı yapıldığı halde tıp bize aşıların etkinliği konusunda hala kanıt borçludur.

Örneğin Dr. med. G. Buchwald 40 yıldır şüphe götürmez şekilde aşıların işe yaramazlığı ve zararlarını kanıtlıyor. O bir çok şeyin yanı sıra, resmi olarak yetkili dairelerin tutanaklarından aldığı istatistiklerde her hastalığın her yıl içerisinde bulunan vakalarını gösteriyor. Bu istatistiklerde her diyagramda aşıların yapılmaya başlanmasından önce hastalıkların düşüşe geçmiş olduğu belli oluyor. Hastalıkların çoğu hijyenik şartların düzelmesiyle birlikte kaybolmuştur ve bu aşı yapılmaya başlanmadan öncedir.


ARGÜMAN: Aşı bizi hastalıklardan koruyor.


Dünya sağlık örgütü (DSÖ) 1968 yılından 1971 yılına kadar Hindistan’da devasa bir aşı testi yaptı. Büyük bir alanda 364.000 kişiye TBC (tüberküloz) aşısı yapıldı. Ama ne yazık ki uzmanlar şaşkınlığa düştüler: TBC yok olması gerekirken, aşı yapılmamış alana oranla ölüm vakalarının arttığı gözlemlendi. Aşıların yan etkilerini de hiç saymıyoruz. DSÖ araştırmayı sonlandırdı ve kelimesi kelimesine şu sonuca vardı: koruma etkisi %0’dır.

Fakat düşünebiliyor musunuz Robert Koch enstitüsü STIKO (aşılama komitesi) bu sonucu açıklamak ve TBC aşısını durdurmak için 27 yıl bekledi! 2000 yılı Mart ayında Avusturya aşıları durdurdu, bir çok ülke de ise hala yapılmaya devam ediliyor.

İsviçre’de 2000 yılında 5 ay süren bir Kabakulak salgını oldu, bu olayda sağlık bakanlığı, hastalananların %75 oranının aşılarının tamam olduğunu itiraf etti. Almanya’da Robert Koch enstitüsü de Tetanoz hastalarının 2/3 oranda aşılarının tamam olduğunu duyurdu.

Bu hastalıklar 2 – 3 haftada iyileşirken, aşıların yan etkileri ömür boyu kalıyor.


ARGÜMAN: Aşıların hastalıklardan koruduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.


Maalesef bilim bu kanıtı günümüze kadar hala bize borçlu kalmıştır. Örneğin, Dr. rer. Nat. Stefan Lanka’nın Salzburg’taki aşı eleştirisi konferansına katılan anneler yetkili sağlık kuruluşlarına yazılı bir dilekçe vererek kendilerine aşıların bilimsel kanıtlarını göndermelerini talep ettiler. Hiçbir cevap alamadılar, çünkü böyle bir kanıt yok. Bunu mikrobiyolog Lanka tastik etmektedir. Mikroskopların olmadığı zamanlardan kalan aşı teorisi, elektron mikroskoplarının ve teknik aparatların bulunduğu günümüzde hiçbir zaman onaylanmadı veya onaylanamadı.


ARGÜMAN: Neredeyse hiç yan etki yok, faydası zararından çok fazladır.


Düşünün bir kez, aşı hasarı resmen kabul edilseydi! Aşının arkasından bir hasar olduğunu görseniz de bunu mahkemelerle resmen kabul ettirmek için yüklü miktarda paraya ve zamana ihtiyacınız olacak. Ve ancak bu resmi kabulden sonra istatistiklerde sayılacaktır. Tanıdık çevrenizde çocukların aşı sonrasında yaşadıkları problemlere bir bakın. Artık hangi hasarın hangi aşıdan geldiği bile iyice bilinmekte.


ARGÜMAN: Yeni ‘’modern’’ aşılar iyi tolere ediliyor.


- Formaldehid gibi zararlı maddeler mobilyalarda yasak fakat aşılarda yasak değil.

- Katkı maddesi olan Fenol kırmızısı gıdalarda yasak fakat aşılarda yasak değil.

- Bütün içerik prospektüste gösterilmek zorunda değil!

- Aşıların içerisinde yalnızca etkin ilaç maddeleri değil aynı zamanda Cıva ve Alüminyum gibi nöro- toksinler de bulunuyor. (sinir sistemi)

- Kültür ortamından kaynaklı kirlilikler (Maymun böbrek hücreleri, Tavuk embriyoları, İnsan cenin hücreleri, genetik teknolojisi ile değiştirilmiş maya hücreleri….) de aşıların içerisinde bulunuyor.

- Genellikle şüpheli üretime elde edilen asıl etkin maddelerin yanı sıra bir çok stabilizatör, Nötralisatör ve konserve maddeleri, antibiyotikler, taşıyıcı maddeler, renklendiriciler vs. de bulunuyor.


ARGÜMAN: Yeni aşıların içerisinde Cıva (tiyomersal) bulunmuyor.


Şu an Aşıların içerisinde bulunan cıvanın 32 farklı ismi var ve neredeyse her aşının içerisinde bulunuyor. Tiyomersal yerine kullanılan Fenoksietanol’de daha iyi bir madde sayılmaz, bu madde sinir sistemi ve böbrek hasarı etkileriyle bilinmektedir.


‘’Aşıları tazelemek’’

Bir aşının bir dakika bile her hangi bir hastalığa karşı korumadığı kanıtlanmıştır.

Aşının kaç kez tazelenmesi gerektiğine kim karar veriyor? Kimse bu tazeleme tavsiyesinin nereden çıktığını anlayamıyor. Örneğin Avusturya’da neden her 3 yılda bir FSME (bahar yaz ensefaliti) tazelenirken, İsviçre'de aynı üreticinin aynı aşısı yalnızca 10 yılda bir tazelenmesi gerekiyor?


NE ZAMAN BİR AŞI HASARI OLUŞABİLİR?

Hemen ve yıllar sonra. Gen teknolojisi ile değiştirilmiş aşı maddelerinin hangi etkilere sahip olduklarını hiçbir zaman tahmin edemeyiz. (muhtemelen gelecek nesillerin dahi hasar alması mümkündür). Örneğin İsviçre’den Bayan Mag. Petek 2001 yılı içerisinde, aşı yapan doktor henüz iğneyi çocuğun kolundan çıkarmadan ölen 3 çocuk haberi veriyor. Başka bir örnek: Ani çocuk ölümlerinin %75’i bir boğmaca aşısından sonra ilk 7 hafta içerisinde gerçekleşiyor.


Aşının içerisinde neler bulunduğunun prospektüste yazabileceğini çoğu zaman kimse inanamaz. Almanya’da örneğin hastaya bu prospektüs hiç verilmez, prospektüs yalnızca doktor veya eczacı içindir. Örneğin altılı aşı ‘’HEXAVAC’’ prospektüsünde bir çok yan etki arasında şöyle yazıyor: ‘’….uzun süren, durdurulamayan bağırma atakları’’

Aynı Prospektüste okuyanı şaşkına çeviren şu açıklama bulunuyor: ‘’Hexavac yeni doğanlara, büyümekte olanlara ve yetişkinlere uygulanmamalıdır’’ ve ‘’çocuğunuz daha önceki bir aşıdan dolayı beyin hasarına maruz kalmışsa Hexavac uygulanmamalıdır.’’

İsviçre'de üretilen bir boğmaca aşısının prospektüsünde şunlar yazıyor: ‘’…kulak tırmalayıcı, durdurulamayan ve 2 saat sürebilen ve ani bebek ölümü ile sonuçlanan bağırma’’ !!!

Hepatit B ve FSME aşısı Prospektüsünde bir çok yan etki ile birlikte ‘’MS (Multiple sklerose)’’ bulunuyor.

Örneğin Yenizelanda’da Hepatit B aşısının yapılmaya başlanmasından sonra Diyabet hastalığı 3 yıl içerisinde %60 oranda artış göstermiştir.

Çocuklar arasında giderek artmakta olan diyabet genellikle kabakulak veya HİB aşısı hasarı olarak ortaya çıkıyor.

Aşılarda bulunan yabancı proteinler sıklıkla çocuklarda Nörodermit ve Astım gibi alerjik hastalıklara yol açıyor.


Aşılar neden özellikle ilk zamanlarda tehlikeli oluyor?

Çünkü küçük çocuğun bütün direnci henüz yeterince güçlü değil ve savunma sistemi henüz oluşmakta. Beyni zararlı toksinlerden ve yabancı maddelerden koruyan ‘’Kan – Beyin bariyeri’’ tamamiyle oluşmamıştır. Sinir sarmallarını kaplayan ve koruyan miyelin tabakası da çocuklarda henüz oluşmamıştır. Bu nedenle aşı sözcüleri dahi 3 yaşından küçük çocukların aşılanmasına karşı uyarı veriyorlar.

Her aşıyla birilkte bir ölüm tehlikesi içeren anafilaktik şok riski olduğunu biliyor muydunuz? Bu, insanın yabancı bir proteine gösterilen tepkinin ölüme yol açabileceği anlamına geliyor. Ayrıca bebek aşılarında yetişkin aşılarında bulunan bileşenlerden kat kat fazlası bulunuyor.

Kim daha daha fazla güvenilir: tavsiye edenler mi eleştirmenler mi?

Sizce kim daha fazla güvenilir, çalışmalarından dolayı hiçbir kazanç elde etmeyen aşı eleştirmenleri mi yoksa aşıların kendileri için devasa bir ticaret alanı olduğu, milyarlar ağırlığındaki endüstrinin Doktorları ve farma lobileri mi? (örneğin bir doz aşı İsviçre de 650 Frank)

Sayfalar ve afişler dolusu (korku) aşı reklamlarını kim yapıyor?

Belki de sanıldığı gibi sağlık bakanlığı, hastane yönetimleri vb. değil, bu reklamları aşı üreticileri ve farma endüstrisi yapıyor.

Bu, hiçbir doktorun üstlenemeyeceği, yalnızca sizin karar ve sorumluluğunuzdur.

Burada yapmak istediğimiz panik veya suçluluk duyguları uyandırmak değil. Yalnızca açıklıyoruz ve kendi sorumluluğunuzu almaya teşvik ediyoruz. Kendiniz ve çocuklarınız, bununla birlikte yaşamaya değer bir geleceğin toplumu için almanız gereken sorumluluk. Bu geleceği siz yaratacaksınız.



http://www.initiative.cc/Artikel/2002_11_12%20IMPFEN%20-%20Die%20Argumente.htm

Tanıtılan Yazılar
Daha sonra tekrar deneyin
Yayınlanan yazıları burada göreceksiniz.
Son Paylaşımlar
Arşiv
Etiketlere Göre Ara
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page